Pazartesi, Nisan 20, 2009

Hayat gerçekten çok acımasız

Anneme en sonunda ev bulabildik, kendi evinden bu hafta sonu çıkacak, taşınacak, erenköy'de yine kiralık bir eve çıkıyor. Bu kısım işin güzel kısmı elbette. Hatta biz o kadar aradık da bulamadık, annem dışarı bi çıktı, Erenköy'de istediği yerde hem de sahibinden ev buldu :)))

Geçtiğimiz hafta sonu annemin evini toplamaya çalıştık. Ne kadar çok eşya ve ne kadar çok şey varmış anlatamam. Ben bile 4 yıla yakın bir zamandır orada olmamama rağmen aslında oradan hiç ayrılmadığımı gördüm. Odam hala olduğu gibi duruyordu. Şimdi gerçekten oradan çıktığımı hissettim, sinirler bozuldu gözler doldu. Bir de o evden bir hiç uğruna çıkıyoruz. Gerçi bir hiç uğruna demek haksızlık olur. Evin temelinde sorunlar var ve oturmaya hiç de müsait değil. Ayrıca doğalgaz kesik, kışın anacığım dondu soğuktan. Kapıcı yok, apartmanda oturan kalmadı. Boktan bir durum kısacası. Bunları gözönüne alınca aslında çok da iyi bişi yapıyoruz. En azından anacığım bundan sonra güzel güzel oturur, günlerini güzel güzel geçirir.

Evde dolapları boşalttıkça, bişiler çıktıkça bendeki sinir bozukluğu katsayısı daha da arttı. Hala da devam ediyor aslında. Geçen yıllara mı üzülüyorum, yoksa kaybettiklerime mi bilmiyorum. Yoksa o evde hep beraber geçen güzel günlerimizi mi özlüyorum, ya da o günlere bir daha dönemeyecek olmama mı üzülüyorum bilemiyorum. Anacığımın yaşlandığına mı üzülüyorum, yoksa o evinin yenilendiğini görememe ihtimaline mi üzlüyorum bilmiyorum.

Aslında bunların hepsine üzülüyorum. Bunları yazdıkça da gözlerim doluyor, engel olamıyorum.

Aslında olaylara şöyle bakmaya çalışıyorum; allaha şükürler olsun annem hayatta ve sağlığı yerinde. İnşallah da sağlıklı uzun ömürler geçirir. Allah onu başımdan eksik etmez, acısını göstermez.

Hiç yorum yok: